Tekinsiz Evren ve Yalnızlık resmi

Tekinsiz Evren ve Yalnızlık

Yazar: Kolektif
Barkod: 9786256461055
Üreticiler: Minotor Kitap
Stok Sayısı: 7
Basım Tarihi: 11-2023
Baskı Sayısı: 1. Basım
Sayfa Sayısı: 224 Sayfa
Ağırlık: 219,00 Gram
Boyut: 13,50 (en) x 21,00 (boy)
Cilt: Ciltsiz
Kağıt: 2. Hamur
Basım Yeri: İstanbul - Türkiye
Basım Dili: Türkçe

120,00 TL
96,00 TL

Tekinsizlik ve yalnızlığı psikanalitik kuram ve uygulamalardan yola çıkarak, pandeminin gölgesinde yeniden düşündüren ve tartıştıran bir kitap.

İstanbul Psikanaliz Eğitim Araştırma ve Geliştirme Derneği (Psike İstanbul) tarafından 6 Aralık 2020 tarihinde “Tekinsiz Evren” ve 11-12 Aralık 2021 tarihinde “Yalnızlık” başlıklarıyla gerçekleştirilen Psikanalitik Bakışlar sempozyumlarındaki sunumların derlemesini içeren bu kitap, tekinsizlik ve yalnızlığı psikanalitik kuram ve uygulamalardan yola çıkarak pandeminin gölgesinde yeniden düşünen ve tartışan yazılardan oluşuyor.

“Yakalanması ve tespiti zor, her yerde olan ama hiçbir yerde olmayan tekinsiz nesneyle yüz yüze kalmaya uzun süre katlanılamaz. Bu nedenle, bir yere dahil edilmesi ve somutlaştırılması gerekir. Tekinsizliğin yerini (görünüşte) somut, tanıdık bir nesne imgesi alır. Bion'un tuhaf nesneleri gibi, tekinsiz nesne de dışsallaştırılır ve başkalarına yansıtılır ve bu nedenle, örneğin bir komplo teorisine dönüştürülür ve gömülür. Özümseme başarısız olursa, yansıtmacı biçimde, düşman bir gücün ajanı (Çin virüsü) olarak konumlandırılır. Popülizmi çekici kılan da budur: Saçma görünse de tekinsizliği bütünleştirecek bir hikâyeye sahip olmak” – JOACHIM KÜCHENHOFF

“Yalnızlık veya kendini yalnız hissetme meselesi, esas itibarıyla iki temel boyutla, ayrı veya birlikte olmakla ilişkilidir. Bu meselenin merkezinde, hayatımızı ve ruhsal durumumuzu sürekli şekillendiren bu iki temel nitelik arasında nasıl bir etkileşim olduğu ve bunların birbirlerini nasıl etkiledikleri, tamamladıkları ve birbirleriyle nasıl çeliştikleri sorusu yatar. Hele ki psikanalitik perspektiften (sosyolojik, psikolojik, ampirik ve betimleyici perspektifin tersine) yaklaşıldığında daha da önemli olan soru şudur: Bu ayrıklık veya birliktelik boyutları nasıl deneyimlenir? Ve ruhsallığımızın hangi yönleri bu deneyimi şekillendirir?